E-POSTA | +90 324 325 9933 | العربية

Genel

Kategori Arşivi

GDPR( Veri Koruma Yönergesi) ve WHOIS Bilgi Sorgulama

25 Mayıs 2018 de yürülüğe girmesi hedeflenen Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Yönetmeliği(EU GDPR – General Data Protection Regulation) ile  vatandaşların kişisel verilerini control eden ve kullanan kuruluşların uyması gereken kurallar ile yapmaları gereken işlemler konusunda bir çok sorun ortaya çıkacak gibi görünüyor.

 

whois

Tam bu noktada en büyük sorunlardan biriside WHOIS hizmetini (web alanlarını tescil ettirenler için çevrimiçi kimlik ve iletişim bilgileri hizmeti) gerçekleştiren ICANN(Internet Corporation of  Assigned Names – İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu) nın içine düştüğü açmaz olacak.

Mevcut sistemde, alan adı kaydedicilerinin, alan adlarını tescil ettirmek isteyen kişi ve kuruluşların kimlik ve iletişim bilgilerini kaydetmesi mecburi bir durumdur. ICANN ile yapılan sözleşme gereği bu bilgileri, WHOIS hizmeti aracılığıyla komuoyuna sunmaları gerekmektedir.

Peki neden bu hizmete ihtiyaç vardır?

Marka sahipleri, avukatlar ve siber güvenlik uzmanları ve araştırmacıları tarafından sıklıkla kullanılan bu veri tabanı, fikri mülküyet ihlali, kötü amaçlı yazılım dağıtımı ve diğer siber suçlar konusunda , alan adı sahipleri ile iletişime geçmek için ilk başvurulan kaynaklardandır. Aynı zamanda WHOIS bilgileri , sahte haberler veya orijinal olmayan malları satan sahtekar web sitelerinin tuzaklarına düşmemek için araştırma yapan  tüketiciler içinde son derece faydalı olabilmektedir.

GDPR, alan adı kayıt şirketleri tarafından toplanan kişisel bilgilerin kullanımını ve kullanılabilirliğini düzenleyerek, en azından kısa vadede WHOIS verisine erişimi etkileyecektir.  ICANN, alan adı tescil için kullanılan kimlik ve iletişim bilgilerinin toplanarak kamuya açılmasının GDPR yönergesi kapsamına girmediğine dair bazı yasal görüşler alsada durum hala tam bir muammadır. Her ne kadar “rıza gösterilmesi” kapsamında verilerin işlenmesi için yasal bir zemin varsada, rızaya ilişkin yeni şartlar, kayıt şirkeleri ve tescil ettirenler arasındaki sözleşmelerde yer alan onayların koruma yönergesine uyma olasılığının düşük olduğu aşikardır.

ICANN, WHOIS veritabanına  üçüncü şahısların değilde akredite edilmiş belirli kişilerin erişebileceği katmanlı bir erişim modeli üzerinde çalışmaktadır.

Yönergenin yürürlüğe girmesine sayılı günler kalmış olmasına ragmen, ICANN ın ara modeli aşağıda belirtmiş olduğumuz durumlar dahil whois verilerinin gelecekteki mevcudiyetiyle ilgili pek çok soruna çözüm bulamamıştır.

  • Geliştirilen ICANN modeli, kayıt hizmeti veren şirketlerin GDPR deki yeni kısıtlamaları tescil ettirenin lokasyonunu dikkate almaksızın uygulamasına izin verecek, sonuç olarakta ABD deki kayıt şirketleri kullanılarak yine ABD deki tescil ettiren kişi veya kuruluşlarla iletişim kurma özgürlüğünü etkilemiş olacaktır.

 

  •  ICANN , tescil ettiren ile kamuoyu arasında iletişimi sağlamak için anonimleştirilmiş bir e-posta adresi sistemi geliştirmeyi önermektedir. Ancak aynı tescil sahibinin sahip olduğu diğer alan adlarını aramak daha zor hale gelecektir. Oysaki bu tarz bir çoklu sorgulama marka sahipleri ve siber güvenlik uzmanları için önemli bir ihtiyaçtır.

 

Whois sorgulamanın GDPR ye uymak için özel  bir sistem oluşturma zorluluğunun ötesinde, ICANN nın akreditasyon sistemini 25 Mayıs tarihine kadar yetiştirme olasılığı pek mümkün görünmemektedir. Yeni modelin hazırlanmasından önce ICANN nın bir çözüm sunmasının ne kadar zaman alacağı hala belirsizdir. Buda demek oluyor ki, GDPR a uymak zorunda olan alan adı kayıt ve tescil hizmeti veren şirketlerin  büyük miktarlarda para cezaları almamak için WHOIS verilerini belirsiz bir süre için karartmak zorunda kalmaları gerekecektir.

Netice itibariyle ICANN, kurumsal olarak mevcut uyum çabalarına rehberlik eden bir mektupla Avrupa Veri Koruma Makamlarına ulaşmış,  GDPR nin  yürürlüğe girmesinden sonra da uyum sağlama yolunda destek verme devamlılığı üzerine kurulu bir eylem planı oluşturmuştur. Marka sahipleri, avukatlar, siber güvenlik uzmanları ve WHOIS veri erişimine ihtiyaç duyan herkese tavsiyemiz bu konuya dair gelişmeleri yakından takip etmeleri olacaktır.


Web Tasarımında Freelance mi Web Ajansı mı?

freelance

Bu sorunun yanıtını iki açıdan ele alacağız. Birincisi hizmeti sunanlar, ikincisi hizmet talebinde bulunanlar.

Web Tasarım  ve programlama hizmeti  vermenin  en büyük faydalarından biri çok küçük bir çalışma alanı ve az miktarda ekipmana ihtiyaç duymanızdır. Tek ihtiyacınız olan bir dizüstü bilgisayar ve çalışabileceğiniz küçük bir ortam. Bu bağlamda düşünüldüğünde, bu işe yeni başlayanların en çok merak ettiği konulardan biri freelance olarak mı çalışmalıyım yoksa bir web ajansında işe başlayıp, şirket bünyesinde kariyer mi yapmalıyım? EFORWEB Web Tasarım Ajansı takımında görev alan bir kişi olarak, bu işi yapmayı düşünen kişiler için bir rota çizmeye çalışacağım.

Öncelikle serbest çalışmanın (freelance) havalı hayallerinden çok, yararlı gerçeklerine bakmak gerek. Düzenli olarak düzensiz işlerde çalışan bu sınıfın sosyolojik anlamda yeni adı ‘prekarya’ olmuştur. Bu tabir ise serbestlik, güvencesizlik, eğretilik, kırılganlık ve istikrarsızlık gibi kelimelerden sentezlenmiştir. Bu çalışma tarzının en berbat yanlarından biri sürekli ödeme peşinde koşarsınız. Yada bir işi yaparken daha büyük bir işi kaçırma gibi durumlar olabilir. En büyük felaketi ise işi tamamlayıp, müşteriden ‘ben vazgeçtim’ cevabını alınca yaşarsınız.

Diğer taraftan özgürsünüz, istediğiniz görevi istediğiniz zaman yapabilirsiniz. Müdür yok,  8:00 – 18:00 yok, istemediğin işi yapmak yok, işten atılma tehlikesi yok vs. Çok ‘cool’..  Fakat gelecek kaygısı diye camdan bir duvara toslamanız uzun sürmez. Yapamayacağınız tek bir iş, o ayki kiranızı ödeyememenize sebep olabilir. Hastalanmak gibi bir lüksünüz olamaz. Gelecek planlarınız hep bir sonraki alacağınız işe bağlıdır. Bir süre iyi para kazanabilirsiniz ama 3-5 ay iş alamamanız durumunda mevcut birikimleriniz siz farkına bile varmadan hızla eriyip gidecektir.

Freelance çalışmayı düşünen arkadaşlara tavsiyem tüm bu bilgileri göz önüne almalarıdır. Gelelim freelance çalışan bir kişiden hizmet almayı düşünen kişiler ve firmalara;

Bu konuda ilk tuzak, fiyat olacaktır. Hiçbir vergi mükellefiyeti bulunmayan, lisanslı yazılım kullanma sorumluluğu olmayan ve diğer işletme giderlerinden muaf ve sözleşme riski almamış tek bir kişinin size daha düşük bir fiyat vermesi elbette olasıdır. Öncelikle bu tuzağa düşmeden profesyonel bir hizmet almak istiyorsanız ;

  • İstediklerinizi net bir şekilde ortaya koyup yapılıp yapılamayacağına dair onay alıp, sözleşmeyle bağlayın.
  • Yaptıracağınız web sitesinin hacklenmeyeceği ve olası sorunlarda hızlı bir şekilde muhatap bulup, çözüm üretilebileceğinden emin olun.

Aslında her şeyin temeli bu iki ana maddedir. Geri kalanlar ise detay.  Dolayısıyla profesyonel olarak çalışan bir web ajansını tercih etmeniz yararınıza olacaktır. Web sitesini daha önce freelance bir uygulamacıya yaptırıp, zaman ve para kaybı yaşadıktan sonra ajansımıza gelerek çözüm isteyen müşterilerimizin sayısı azımsanamayacak kadar çok malesef. Elbette işini doğru yapan freelance arkadaşları tenzih ederek yazıyorum fakat gerçek şu ki hiç bir yasal sorumluluğu olmayan birisiyle iş yapmanın bazı kötü sonuçlarının olması kaçınılmazdır.

Web tasarım, dijital pazarlama ve mobil uygulama konularında profesyonel çözümler üreten EFORWEB yaklaşık 20 yıllık tecrübesiyle müşterilerine hizmet vermekle birlikte web tasarım ve programlama konusunda uzmanlaşarak bu konuda kariyer yapmak isteyen arkadaşlara yol göstermeyi de sosyal bir sorumluluk olarak görmektedir.


Google Analytics ve Dijital Analiz

Pazarlamada, satın alma dönüşüm hunisi adını verdiğimiz bir kavram vardır. Bu dönüşüm hunisinde, müşteri etkileşimlerini tanımlayan farklı aşamalar yer alır. Satın alma dönüşüm hunisini şu 3 adımda ifade edebiliriz.

  •  Edinme : Bilinirlik oluşturma ve kullanıcıların ilgisini çekme.
  •  Davranış : Kullanıcılar işletmeniz ile  etkileşime girmesinin sonucu.
  •  Dönüşüm : Kullanıcılar müşteriniz olduğunda ve işletmenizle ticari işlem gerçekleştirdiğinde oluşan durum.

eforweb dijital analiz 1

Bu süreci çevrimdışı ortamda ölçmek zor olabilir. Oysa internet ortamında, dijital analizi kullanarak gerçekleşen dönüşümleri kolaylıkla ölçebiliriz. Satın alımlara dönüşen çevrimiçi davranışları izleyip bu verileri kullanarak yeni ve mevcut kullanıcılara erişmek için bilinçli kararlar verebiliriz.

Uygulamalı Dijital Analiz

Büyük bir  çevrimiçi ürün mağazasını düşünelim. Bu mağazanın daha fazla tişört satma gibi bir hedefi olabilir. Mağaza, dijital analiz sayesinde çevrimiçi reklam kampanyalarına ilişkin veriler toplayıp bu verileri analiz ederek en etkili kampanyaların hangileri olduğunu görebilir ve pazarlama çabalarını bu yönde arttırabilir.

Örneğin mağaza, coğrafi satış verilerini analiz ederek belirli yerlerde bulunan insanların çok sayıda tişört satın aldığını öğrenebilir ve bu bölgelerde daha fazla reklam kampanyası yürütebilir. Ayrıca kullanıcıların çevrimiçi alışveriş sepetlerinde nasıl işlem yürüttüklerini anlamak için de analizden yararlanabilir. Kullanıcıların, web sitelerindeki belirli bir adımda sorun yaşadıklarını fark ederse sitede değişiklik yaparak sorunu çözebilir.

Pekçok farklı alanda faaliyet gösteren işletmeler dijital analizden yararlanabilir.

  • Yayıncılar, sadık ve aktif bir kitle yaratmak veya sitelerindeki reklamları kullanıcıların ilgi alanlarına daha uygun hale getirmek için kullanabilir.
  • E-ticaret işletmeleri, dijital analizi kullanarak müşterilerinin çevrimiçi satın alma davranışlarını anlayabilir, ürün ve hizmetlerini daha iyi pazarlayabilir.
  • Potansiyel müşteri kazanma siteleri de satış ekiplerinin potansiyel müşteriler edinebilmesi için kullanıcıların bilgilerini toplayabilir.

Web Sitesi İzleme

Google Analytics’in veri toplayıp bu verileri işe yarar raporlara dönüştüren bir platformdur. Bir web sitesini izlemek için önce bir Google Analytics hesabı oluşturmalısınız. Ardından sitenizin her sayfasına küçük bir Javascript izleme kodu eklemeniz gerekir. Sayfanız her ziyaret edildiğinde izleme kodu, ilgili kullanıcının sitenizle nasıl etkileşime geçtiğine ilişkin anonim bilgiler toplar.

Örneğin bir online mağazada, ev ürünleri satan bir sayfayla karşılaştırıldığında kalem ürünleri satan bir sayfayı kaç kullanıcının ziyaret ettiğini izleme kodu sayesinde öğrenebiliriz. Veya satın alma onayı sayfasına ulaşıp ulaşmadıklarını izleyerek kaç kullanıcının herhangi bir öğeyi satın aldığını tespit edebiliriz.

google analytics

Fakat izleme kodu; tarayıcının ayarlandığı dil, tarayıcının türü (mesela Chrome veya Safari) ve Google Store’a erişmek için kullanılan cihaz ve işletim sistemi gibi bilgileri de toplar. Hatta kullanıcıları siteye getiren esas unsur olan trafik kaynağıyla ilgili bilgi toplayabilir. Bu kaynak; arama motoru, tıklanan bir reklam veya e-posta yoluyla pazarlama kampanyası olabilir.

Sayfa her yüklendiğinde izleme kodunun, kullanıcının etkinliğine ilişkin güncellenmiş bilgileri toplamaktadır. Google Analytics, bu etkinlikleri “oturum” olarak adlandırdığımız zaman dilimleri halinde gruplar. Oturum, kullanıcı Google Analytics izleme kodu içeren bir sayfada gezindiğinde başlar. 30 dakika boyunca herhangi bir etkinlik gerçekleşmediğinde ise sona erer. Kullanıcı, oturum sona erdikten sonra sayfaya dönerse yeni bir oturum başlar.

İşleme ve Raporlama

Veri topladığında izleme kodu bu bilgileri paketler ve rapor olarak düzenlenmeleri için Google Analytics’e gönderir. Analytics verileri işlerken bunları, kullanıcının mobil veya masaüstü cihaz kullanması ya da kullandığı tarayıcı gibi belirli kriterlere göre toplar ve düzenler.

Bununla birlikte verilerin işlenme biçimini özelleştirmenizi sağlayan yapılandırma ayarları da bulunur. Örneğin verilerinizi şirket içi dahili trafiği içermeyecek veya sadece işletmeniz için önemli olan belirli bir ülkenin ya da bölgenin verilerini içerecek şekilde filtreleyebilirsiniz.

Kısacası, dijital pazarlamanın temel unsuru olan dijital analizi kullanarak internetteki yerinizi zirvelere taşıyabilir, kitlenizle daha sağlık bir etkileşim ve iletişim kurabilirsiniz. Bu konuda EFORWEB olarak sizlere yardım etmeye hazır olduğumuzu bilmenizi isteriz.


Hacker Saldırılarından Nasıl Korunursunuz?

Önümüzdeki 2 yıl içerisinde 20 ila 30 milyar cihazın internet bağlantısına ulaşacağı varsayılmaktır. Bilgisayarlar, tabletler cep telefonları derken televizyonlar, güvenlik kameraları hatta buz dolapları bile internete bağlanmaya başladı. Fakat unutulmamalı ki internete bağlı her cihaz hacker(bilgisayar korsanı) tehdidi altındadır.

Peki Hacking Nedir?

HACKER

Bilgisayar korsanları, hedefledikleri suçları işlemek için çoğunlukla insanların kişisel bilgilerini kullanarak,  tüme varım yöntemiyle elde ettikleri sonuçlar doğrultusunda elde ettikleri bilgileri kullanırlar. Faturalarınızı çevrimiçi ödemek, kredi kartlarını kullanarak alışveriş yapmak veya sosyal medya hesaplarınızı belli hesaplarla ilişkilendirmek gibi yapacağınız her işlem, akan veya depolanan bir bilgi demektir ve işte tamda bu akış ve kayıt depoları hackerların ulaşmaya çalıştığı şeydir.

Korsanların bilgilerinize ulaşmak için kullanabileceği iki ana yol vardır. Siz farkında olmadan cihazınızdan başkalarına bilgi gönderen casus yazılımları kullanmak bunlardan biridir. Peki bu casus yazılımları sizin cihazınıza nasıl yüklüyor? Aslında spam e-postalar ve anlık iletiler yada pop-up pencereler üzerinden gelen linklere tıklamanızı sağlayarak bu yazılım yüklemesini size yaptırıyorlar. Diğer bir yol ise bilgilerinizin kayıtlı olduğu ama kontrolü sizde olmayan e-posta, sosyal medya veya finansal kurumlar gibi web sitelerini hackleyerek bilgilerinizi buradan çalmak.

Öyleyse hackerlardan korunmanızı  sağlayacak bazı pratik önerilere gelin beraber bakalım:

Masaüstü ve Dizüstü Bilgisayarları Korumak

  • Güvenlik Yazılımınızın Güncel Olduğundan Emin Olun: Cihazınızda yüklü olan başta işletim sistemi olmak üzere kullandığınız tüm programları ve antivirüs yazılımınızı güncel tutmayı unutmayın. Zaten genellikle bu programlar yeni bir güncelleme olduğunda sizi uyarır ve yükleme için onayınızı ister.
  • Antivirüs ve Antimalware Programı Yükleyin: Güvenlik yazılımınız yoksa bir güvenlik duvarı ve antivirüs yazılımı yükleyin ve güncel tutun. Ücretsiz yada deneme sürümü olan antivirüs yazılımları bir noktaya kadar işinizi görecektir.
  • Bağlantıları kullanmadığınızda Devre Dışı Bırakın: İnternet veya diğer cihazlara bağlanmak için kullandığınız wi-fi ve bluetooth gibi bağlantı durumlarını kullanmadığınızda devre dışı bırakmanızda fayda olacaktır.

Cep Telefonu ve Tabletleri Korumak

  • Güçlü bir PIN veya Şifre Oluşturun: Cihazınızın kaybolması veya çalınması durumunda güçlü bir şifre veya PIN belirlemiş olmanız kişisel verilerinizin korunması açısından son derece etkili olabilir.
  • Yalnızca Güvenilir Uygulamaları Yükleyin: Bir uygulanın Google/App Store da olması o uygulamanın güvenli veya yaptığını iddia ettiği hizmeti yaptığı anlamına gelmez. Gerçek amacının telefonunuza kötü amaçlı bir yazılım yüklemek olduğunu bilemeyebilirsiniz. O yüzden yükleme esnasında sizden hangi izinleri istediğine dikkat edin. Örneğin sadece fener amaçlı olarak kendisini gösteren bir uygulamanın telefonunuzda rehberinize ulaşmaya çalışması yada sistem ayarlarını değiştirme izni istemesi kuşkulanılması gereken bir durumdur. Ayrıca  Play Store dan yükleyeceğiniz uygulamalarda daha önce yükleyenlerin yorumlarını okumanız faydanıza olacaktır. Play/App Store dışından yapacağınız yüklemelerde ise kaynağını bilmediğiniz yada kesin olarak güvenmediğiniz kurulum dosyalarını kesinlikle yüklememelisiniz.
  • İşletim Sisteminizi Güncel Tutun: Akıllı telefon üreticileri ve uygulama geliştiricileri, genellikler güvenlik geliştirmeleri gereken yazılım güncellemeleri konusunda service pack leri ücretsiz olarak hizmetinize sunar. Sizin ise bu güncellemeleri takip edip yüklemeniz  faydanıza olacaktır.

Bütün yazılım önlemlerini almanıza rağmen yinede hacklenmeniz söz konusu olabilir. Çünkü insansınız. Bu tabir biraz ilginçmi geldi. Evet, insan faktörü sistemlerdeki en zayıf açıktır ve malesef bunun için bir yazılım yoktur. Örneğin şifresini kolay hatırlamak maksadıyla doğum yılı olarak belirleyen birisinin bu hatasını  her zaman bir yazılım yükleyerek düzeltemezsiniz. Yapılabilecek tek şey bu konuda verilecek eğitimdir. Unutmayın ki hackerlar aynı zamanda iyi birer sosyal mühendistir.

Web sitelerinin hacklenmesi olayına gelince, bu konuda eğer kendiniz profesyonel bir web master değilseniz ve bu konuda dışarıdan hizmet almayı düşünüyorsanız, EFORWEB gibi profesyonel olarak web sitesi tasarımı ve yayıncılığı yapan bir firmayı tercih etmeniz yararınıza olacaktır.


08/02/2018 : Web Tasarım
Page 2 of 8123...Son Sayfa